Yalçın Bayer’in çarşamba günkü Hürriyet gazetesinde yayınlanan yazısına güleyim mi ağlayayım mı bilemedim.
Türk usulü, yani “F” klavyenin yaratıcısı İhsan
Yener gazetecilere (bence komik) bir uyarı göndermiş. Yalçın Bayer de
bunu ciddiye alıp köşesine taşımış. Ciddi ciddi destek veriyor.
Efendim, mesele şu: Tablet bilgisayarla eğitime
geçecek olan çocuklarımızı çok büyük bir tehlike bekliyormuş. Bu
çocuklarımız 10 parmak daktilo pardon klavye yazmayı öğrenemezse,
düşüncelerini adam gibi ifade etmeyi beceremeyecek, dolayısıyla
hiçbir şey öğrenemeyeceklermiş. Bu yüzden ülkemiz en bi gelişmiş
ülkeler arasından, en geri kalmış ülkelerin arasına tepetaklak
düşecekmiş. Bu sebeple çocularımızın acilen 10 parmak daktilo (ay yine
pardon) klavye kurslarına başlaması şartmış.
Üstelik de “madalyalık eğitimci”(valla bu lafı ben
demedim, Yalçın Bayer öyle diyor) İhsan Yener’in icadı olan “F”
klavyenin öğretilmesi gerekiyormuş. Çünkü “F”klavye Türkçeye en uygun
klavyeymiş. Olabilir, doğrudur. Mucidi Türk olduğuna
göre, icadı da Türklere göre olacak tabi ki. Ama “F” klavyenin önerilme
sebebi bu değil. Türkçe çok matematiksel bir dilmiş. O yüzden F klavye
de dünyanın en bilimsel klavyesiymiş. Bu en bilimsel klavyeyi
kullanmayı öğrenince, çocuklarımız, hatta torunlarımız,
yani tüm geleceğimiz bilinçsizliğin karanlığına gömülmekten ve en ilkel
yöntemlerle çalışma mahkumiyetinden kurtulacakmış. (Bunu ben uydurmadım
valla. İhsan Yener aynen bunu demiş gazetecilere gönderdiği mektupta)
Şimdi iki amcam da ( bu naftalin kokan düşünceleri
bende onlara böyle hitap etme isteği doğurdu, elimde değil) gayet içten
inanıyorlar Türk gençlerini bekleyen büyük(!) tehlikeye ki; Biri yazmış, diğeri
yayınlamış.
İçimden hem İhsan Yener’e hem de Yalçın Bayer’e
şöyle seslenmek geçiyor. “Amcacııım, huuuuu, beni duyuyor musun? Geçti o
devirler geçtiiii.”
Gerçekten de 10 parmak daktilo kursu zamanları
geçti artık. Bak “F” klavye ile dünya şampiyonu olduğumuz yıl 1957
imiş. Benim annem bile altı bezli bebecikti o zamanlar. 10 parmak
bilgisayar klavyesi kursu da tutmadı. Ayol daktilo kız
mı kaldı artık. Her şeyi takada tukada yazsın. Bilgiyi kendin dile
getirmiyorsan, yazmaya da ihtiyaç duymuyorsun artık. Çünkü, fotocopy
vaaar, fax vaarrr, scanner vaar, copy/paste vaarrr, forward vaar.
Baksanıza fax bile 5-10 yıl içinde ortadan kalkacak
aletlerdenmiş.
Bilgisayarı geç görüp 2 parmak yazmaya kalkışanlar
çoktaaan emekli oldular. Merak etmeyin onların beynindeki tahribatı “Q”
klavye değil, zaman yaptı. Şimdi alzeimerlı alzeimerlı oturuyorlar.
Zamane çocukları maaşallah, doğar doğmaz bilgisayar
başına oturduklarından olsa gerek, kursa filan ihtiyaç duymadan 10
parmak kullanıyorlar klavyeyi. Hem de “Q” sunu. Çünkü bu zamane
çocukları İngilizceyi de Türkçe kadar iyi kullanıyorlar.
Sanal alemde bile olsa bir ayakları yurtdışında. E n’apacak bu çocuk,
iki klavye mi taşıyacak? İngilizce yazarken Q, Türkçe yazarken F.
Öyle mi? Neyse şimdilik hiç birisinde”Q” klavye kullanmaktan dolayı
bir beyin özrü filan ortaya çıkmadı. Hepsi cin
gibiler maaşallah.
Ammaaan bu kadar da kastırmayın zaten .Çok değil 5
yıl içinde klavye filan kalmayacak. Sen söyleyeceksin, bilgisayarın (ya
da tabletin herneyse işte) yazacak.
Sorun toptan çözülecek.
Ohhh!.. İçim rahatladı, kurtulduk valla geri kalmaktan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder